01 Tem DEDEM ARNAVUT HAŞİM VE BOSTANI
Dedemin Eyüp’teki bostanını çok iyi bilmeme rağmen, Eyüp’ün bir bostanlar diyarı olduğunu ben Eyüp Dostları Vakfımızdaki çalışmalar sırasında öğrendim. Hâl, Unkapanı’nda iken İstanbul’un sebze ihtiyacının büyük bir kısmı Eyüp’teki bostanlardan karşılanırmış.
Bu bostanların benim çocukluğuma damga vurması dedem Haşim KİRAZ sayesinde oldu. Namıdiğer “Arnavut Haşim” yada kısaca “Haşo” diye tanınırdı Eyüp’te. 2006 yılında vefatına kadar Düğmeciler caddesinde Ümmi Sinan Külliyesine komşu olan bostanını yıllarca ekip biçmiş, Eyüp sınırları içinde 75 yıl bostancılık mesleğini icra etmişti dedem. Tüm hayatı bostanı olan dedem, boş zamanlarında dahi kendi elleri ile diktiği incir ağacının altında dinlenir ve uyurdu. Huzur bulduğu, mutlu olduğu tek yerdi bostanı.
45 yaşına gelen ben, dedemin bostanında yetiştirdiği gibi bir domates henüz yemediğimi söyleyebilirim. Bunlar yerli domates derdi dedem. Domatesleri kendi doğrar, içindeki çekirdekleri tek tek çıkarır ve bir sonraki yıla fide yapardı. Ektiği sebzeler arasında yeşil soğan, yeşil salata, taze sarımsak, taze fasulye, turp aklıma ilk gelenler.
Eğlenceli, sevecen, çocukla çocuk olan dedem bu esprili kişiliğini satışlarında da Eyüp’lülere hissettirirdi. “Zoti zoti pır pır oti“,”Bahçe bunlar bahçe“,”Bu kavun başka kavun“ diye haykırışları hala benim ve tüm Eyüp’lülerin kulaklarında. Beni tanıyan eski Eyüp’lüler hala dedemin bu haykırışlarındaki samimiliği ve sevecenliği özlediklerini anlatırlar.
Dedemin bostanında çocukluğumda bende çalıştım. Dedem, bostanda yetişen mahsulleri temizlemek ve satışa hazırlamak için annem ve teyzemden yardım isterdi. Onlarda, teyze oğlu Aşkın’la beni yardıma çağırır, bizde bu işten nasıl sıvışacağımızı düşünür, işten kaçmak için yer arardık. Tabi ki bu kovalamacayı hep biz kaybederdik ve her zaman bostanın yolu gözükürdü bize. Şu an gerçeği söylemem gerekirse; o günleri özleyeceğim hiç aklıma gelmezdi. Keşke yine bizi bostana yardıma çağırsalar da, biz hep birlikte yine bostanda soğan, sarımsak ayıklasak. İnsan güzel anların değerini kaybedince çok iyi anlıyor.
Değerli dostlar;
Eyüp’ün bostan kültürünün son temsilcisi dedem ile aktardığım anılar ve bu anılara bağlı bilgilerden de anlaşılacağı üzere Eyüp’ün önemli bir bostan kültürü gerçeği var.
Bu gerçekten yola çıkarak bizde yönetim kurulu üyesi olduğum EYÜP DOSTLARI VAKFI’ındaki çalışmalarla bu kültürü yaşatmaya çalışıyoruz. Vakıf projelerimizden biri de bu kültürü yaşatmak ve genç nesilleri doğa ile buluşturmak.İleriki zamanlarda bu projemize ait bilgilendirmelerle tekrar buluşmak dileğiyle…
Saygılarımla,
Altuğ AVCILAR